Dinleyip gözleyeceğiz;olayları insanları ve imkanları her dem.Bunlar sabır işidir.Sabır mutluluktur ve zaferdir,ibadettir.Susmayı bileceğiz, konuşabilmek için…. “Ya hayır konuş ya sus!” Sözünü taç edineceğiz. Yapmayı bileceğiz ve yapanlarla beraber olacağız…. İşimiz sözümüz olacak.Sözümüz de özümüzle ilgili olacak. Özümüzü kurban etmezsek birilerine, insancıklara ve yalancıklara… Hakkı ve hayrı anlatan, anan olacak O.
Yardım isteme ve yardım etme özelliğimizi geliştireceğiz. En kıymetli yardım, biz kılmaya yarayan fikirdir, ameldir. Tuttuğumuz balıkla beraber, balık tutma bilgisini de paylaşacağız.
Çok çalışmayı, etkili çalışma haline getireceğiz ki; biz kendimize gelelim. Kısaca… Biz hayata ne verirsek,hayat onu yansıtır. Bir vadide bağırınca aynı yankıyı duyarsınız değil mi? Dünya vadisinde duyduklarımız; bağırabilenlerin veya bu bağırtıya aldırmadan kozada yaşayanların suskunluklarıyla güç kazanan millet dışı unsurların galibiyet marşıdır.
Sonuç net. Sonuçta,gelen seste, yanlışlık yok! Ne yaptığının rüşdüne eremeyen bizde sorun vardır.
Özrü büyükler ve büyümek isteyenler kabul eder. Büyükler yapar özür dilemeyi… Ama her yaptığını özürle takviye edenler de özürlülerdir.
Tövbe de öyle değil mi? Günahı tekrarlayıp, söylenme yırtıklığı değildir o. Nadim ve hadim olmuş bir vicdanın karlı hesabıyla tanışmadır; tövbe. Tanrısız yaşamayanlar anlar bunu! Putlarını yalayarak sözde ibadetlerine(!) koşanlar balçıkla talim yapanlardır.
Selam ve dua ile….