Geleceğimizin teminatı olan çocuklarımızı güzel ahlaklı yetiştirmek için; her şeyden önce aile fertleri olarak bizlerin anne, baba, ağabey ve ablaların, olaylara karşı hal ve hareketlerinde, genel duruş ve davranışlarında son derece tutarlı ve dengeli hareket etmemiz gerektiğini bir önceki yazımızda bahsetmiştik. Bu günkü yazımızda ise çocuğumuzu güzel ahlaklı yetiştirmenin başında da ona vereceğimiz güzel bir adla(isimle ) yâd edilmesi olmaktadır.
Çocuklarımıza isim vermede daha önceleri çok hassasiyet göstermekte idik. Çocuğumuza isim verirken Sünnet-i Seniyeye göre; yakın geçmişimizdeki tarihi şahsiyetlerin, sahabe efendilerimizin, peygamberlerin isimleri, aile büyüklerinin isimlerini verirken; şimdi bir bakıyoruz çocuklarımıza isim vermede kriterlerimiz değişti. Allah aşkına bizlere ne oluyor. Daha önceleri abdestli baba veya aile büyüğümüzden birisi çocuğun sağ kulağına ezanı, sol kulağına kamet okuyarak ismiyle yaşaması için dua edilirdi. Ayrıca tıraş edilen ilk saçı ağırlığınca sadaka verilirdi. Şimdi bakıyoruz da bunlarda tarih olmaya başladı. Bunun yerini yaş günü, diş günü, beşik günü yapmaya başladık. Bırakalım; Avrupa taklitçiliğini. Kendimize dönelim lütfen… Geleneksel isim verme dışına çıkılarak, nerede popüler olan futbolcu, şarkıcı ve dizi oyuncuların isimleri varsa onların isimlerini vermeye başladık. Sonra ne oldu. Çocuğumuz ister istemez ona vermiş olduğumuz ismin etkisi altında kalarak onun yapmış olduğu yaşantı şeklini almaya başladı. Bizler burada kimseyi yargılamıyoruz. Herkesin görüşlerine saygı gösteriyoruz. Sakın yanlış anlaşılmasın. Ama ortada olan bir hadise var. Çocuklarımızın hal ve hareketleri, davranış bozuklukları… İsmini aldığı kişiyi taklitte yapmış olduğu yanlış yaşantı şekilleri çocuklarımızı ileride mutsuzluğa itmekte ve hatta medya dünyasından aldığımız haberlerde intiharlara kadar sürüklendiklerini duymaktayız.
Çocuklarımıza isim verirken dikkat edeceğimiz hususlardan birisi de karşı cinse olan isimlerin verilmesi. Bu davranış çocuklarımız üzerinde ileride telafisi olmayan sıkıntılara sebebiyet vermektedir. Erkeğe kız ismi, kıza erkek ismi vermek hangi mantığa hizmettir. Anlamak mümkün değil. Çocuğumuzu ileride sıkıntıya düşürecek, onu küçük düşürecek, dalga geçmesine sebebiyet verecek isimleri tercih etmemeliyiz. Herkesten farklı olsun diye de çocuğumuza uydurmaca isimler vermemeliyiz.
Peygamber efendimiz bizlere birçok tavsiyelerde bulunmuş. Bu tavsiyelerin başında da her babanın çocuğuna güzel bir isim vermesini istemiştir. Son dönemlerde toplumumuz artık öyle bir seviyeye gelmiş ki; karşısındaki kişinin ismine göre nasıl bir ailenin çocuğu olduğu izlenimine varıyor. Ona göre tavır ve davranışlarda bulunuyor. Bu yapılan tavır ve hareketleri kesinlikle kabul etmiyoruz. Mademki memleketimizde demokrasi ve insan hakları var. Herkesin ismi ne olursa olsun. Herkese eşit bir şekilde davranılması gerekir. Kişilerin fikirlerine saygı gösterilmeli ve hoşgörülü olmalıyız. Şunu unutmayalım ki hepimiz aynı gemideyiz. Gemi battığında hep beraber batacağız….Aman ha dikkat..
Gelecek yazımızda buluşmak üzere hoşça kalın….