Belli bir ömrü olan, boyalı ve parlak yüzüyle bizleri aldatan, uçsuz bucaksız sonsuzluk alemine mahsus seması olan, toprak alt ve üstü, denizlerini içine alan, yer küre dediğimiz ,hayat mucizeleriyle dolu bir dünya….
Her türlü meşakkat ve sıkıntılarına rağmen; nefsin hoşuna gidecek ,midenin ,gözün temaaşa mekanı, Allah hesabına olmayan her türlü aşkların, muhabbetlerin, içleri lüks eşyalarla, ölümsüz boyalı duplex lüks konaklarda firavunları ağırlayan dünya..
Ahirete seyahat yolunda geçici konaklamak için kurulan bir gecelik hana bedel; geceliği bilmem kaç bin dolarlara mal olan barlı, pavyonlu, havuzlu lüks otelleri gazinoları, meyhaneleri üzerinde donatan yalancı dünya…
Yoksulun, garibanın ayağını yerden kesmek için 10 ile 20 bine almış olduğu araca bedel, milyon dolarlara alınan içinde her türlü konforu bulunan çelik zıhlı araçları üzerinde koşturan aldatıcı dünya…
Geleceği uğruna; servet, maaş ve şöhret için değerlerini satan, her türlü hilelerle geçici olan heveslere rüşvet veren yalancı dünya..
Anaya babaya karşı gelmekle kalmayıp ,Allaha isyan ,zina ,kumar,içki,faiz ve tecavüz gibi olayları işleyen; sen çalış ben yeyim,ben tok olayım başkası açlıktan ölse bana ne dedirten doyumsuzları üzerinde taşıyan dünya..
Yukarıda saydığımız geçici bu dünya saltanatını elde etmek için; Milyonlarca genci zehirleyen uyuşturucu tacirleri, silah kaçakçıları, gdo lu ürünleri piyasaya sürenler, bazı ilaçlara bağımlılık hali getirenler , tohumların genleriyle oynayanlar, hormonlu gıda üretenler, petrol yatağı olan İslam alemine çöreklenmek için her türlü entrikaları çevirenler ve hatta Amerika’nın şımarık çocuğu İsrail’in İslam alemi ortasında dünyanın en zengini olmak arzu ve isteği bu dünya hırsı değil midir.
Bizler Müslümanlar olarak; yukarıda saydığımız bu dünyada, ebedi kalacakmış gibi helal haram demeden yaşantılarını sürdürenlere karşı; her zaman uyanık olmalıyız. Topyekûn olarak birlik ve beraberlik içirişinde tek vücut olmalıyız. Fani olan bu geçici dünyamızı…. Bakirleştirmek için; bu dünyanın ahiretin bir tarlası hükmünde olduğunu, bizlere emanet olarak verildiğini unutmamalıyız…Bunun içinde mahsulümüzü ekip ahirete biçim haline getirmeliyiz…Hal ve hareketlerimizle ,her türlü yaşantımızla örnek birer Müslüman olarak hayatımızın sonuna kadar idame ettirmeliyiz. Allah’ın emirlerine uymalı ve peygamber efendimizin sünneti seniyesine sımsıkı sarılmalıyız…
Gelecek yazımızla buluşmak üzere Hoşça kalın.. Allah’a emanet olun.